22.02.2012 - 21:36
Okunma (1074)
Yorum (0)
Paylaş

Yalanlar İLKSAN Gerçeğini Örtemez!

Yalanlar İLKSAN Gerçeğini Örtemez!

 

 

 

Deveye sormuşlar: “Boynun neden eğri?” “Nerem doğru ki” demiş. Anlaşılan o ki, malum sendika, yaptığı açıklamada, 16 yıldır kendi zihniyetinden olan yöneticilerin beceriksizce yönettiği İLKSAN bataklığını savunurken bile İLKSAN gerçeğini çarpıtmıştır.

 

İLKSAN, kuruluşundan bugüne adı yolsuzluk ve usulsüzlüklerle anılmış ve anılmaya devam etmektedir. 2006 yılında yöneticilerin bağımsız bir firmaya hazırlattığı TANGRAM Raporu’na, kendi üyeleri tarafından seçilen denetleme kurulunun hazırladığı denetleme kurulu raporlarına, yöneticilerin açıklamalarına baktığımızda, İLKSAN’ın nasıl bir bataklığa saplandığı ortaya çıkmaktadır. Hal böyleyken, İLKSAN’ı yönetenlerin hangi başarıdan söz ettiğini anlamak mümkün değildir. İLKSAN yöneticilerinin bağımsız bir denetim firmasına hazırlattığı TANGRAM Durum Tespit Raporu, yönetimin beceriksizliğini ve usulsüzlüklerini açıkça ifade etmektedir.

 

TES üyelerinin hazırlattığı ve kamuoyundan gizlediği rapor ortada iken, hangi yönetim başarısı gösterildiğini anlamak zor.

 

Bu zihniyetin İLKSAN’ı yönetmesinin üzerinden 10 yıl (2006 yılında) geçtikten sonra TANGRAM’ın hazırladığı bu raporu bilmemeleri mümkün mü? Ayrıca bu rapordan kamuoyunun bilmesi gereken pek çok şey de mevcuttur. Raporun da kamuoyu ile paylaşılma zamanının geldiğini düşünüyoruz. Bu raporda üyeler sandık yöneticilerinin hangi başarılara(!) imza attıklarını, yöneticilerinin hangi becerilerinin olduğunu öğrenme hakları yok mu?

 

Türk Eğitim Sen’in yaptığı “Vurun İLKSAN’a” açıklaması ancak bu kadar gerçeklerden uzak olabilirdi. 1996 yılından önce sol zihniyet yönettiği için İLKSAN batmış. Meğerse onlar kurtarmışlar. Ama İLKSAN tarafsız değerlendirildiğinde, usulsüzlüklerde/yolsuzluklarda, yönetim beceriksizliğinde İLKSAN’ın 1996 sonrası, öncesini aratmadığı görülecektir.

 

 

TES açıklamasında ne diyor?

 

1-“1996 yılından bu yana Ancak İLKSAN’la ilgili olarak yaşanan olumsuzlukların tamamı 1996 öncesine aittir. İLKSAN 1996 tarihinden sonra adeta şaha kalkmıştır.” 

 

Peki soruyoruz, şu icraatlar mı İLKSAN’ı şaha kaldırmıştır?

 

- Sandık yöneticilerin “hatalı” kararı ile sandık binasına yabancı kadın alan gece bekçisine ödenen tazminat.

 

-2003 yılında 11 milyon TL değer biçilen Ankara Yenikent’teki 250 bin metrekarelik İLKSAN arsası 2004 yılında 6 milyon TL’ye satılarak, İLKSAN’ın 5 milyon TL zarara uğratılması.

 

- Kızılay Karanfil Sokak’ta yaşanan bar olayı.

 

- 2004 yılında arsa karşılığı yaptırılan 2788 konuttan 1.825 konutun satılmaması, satılamayan bu konutların faturasının İLKSAN’a kesilmesi.

 

- Denetleme Kurulu üyelerince hazırlanan raporun, “Kurumun 2005'te 5,8 milyon YTL zarar ettiği, Ulus Öğretmenevi'nin aslında zarar ettiği, gece bekçisinin bir kadınla idare binasında gönül eğlendirmesinin cezalandırılmadığı, DE-HA A.Ş.'nin tasfiyesinin gerektiği, muhasebe kayıtlarıyla oynandığı...” tespiti.

 

2- “Pendik arsalarının değeri bugün milyar TL’lerle ifade edilmekte ve  pek çok kişinin iştahını kabartmaktadır.”

 

Milyar TL’lerle ifade edilen arazinin çöplük olarak kullanıldığından Türk Eğitim-Sen’in haberi yok mu? Bu nasıl bir yönetim başarısı ki, milyarlarca TL değerindeki bir arazi çöplüğe dönüştürülmüş ve bu arazinin 30.09.2011 tarihinde aktif değeri 119.234 TL olarak belirlenmiş. Pendik arsasına “birkaç milyar TL fiyat” biçiliyorsa 1992 yılında alınan bu arsayı çöplüğe çevirenlere asıl o zaman hesap sorulmalıdır. Anlaşılan o ki 1996 yılından önce alınmış bu değerli arazi yöneticilerin başarısı(!) ile çöplüğe dönüştürülmüştür. 1990 yılında alınan Didim arazisi 400-500 milyon TL değere çıkmışsa İLKSAN neden hala 950 bininin altında aktif değer biçiyor. Yoksa Pendik ve Didim’de İLKSAN’ın açıklamadığı ve üyelerden gizlediği başka araziler mi var?

 

3- “Eski Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman DEMİREL döneminde İLKSAN’a satılan Pendik arsalarıdır, o dönemde çok değersiz olarak görülen bu arsalar İLKSAN’a satılarak bir takım kişilere çıkar sağlanmış, Sayın Demirel, o tarihlerde ‘Verdiysem ben verdim’ diyerek olayı üstlenmekten çekinmemişti.”

 

Demirel’in bu sözü İLKSAN’ı 5 milyon TL zarara uğratan dönemin İLKSAN Başkanı ve bir dönem MHP Kars Milletvekili Adayı olmuş, aynı zamanda Türk Eğitim Sen üyesi Harun Yenice’nin, “Verdimse, devlete verdim”  sözü Demirel’in sözü ile neden bu kadar benzeşiyor.

 

4- “... yolsuzluk 1996 öncesinde yapılan ‘araba kampanyalarında’ yaşanmış..”

 

Yoksa mevcut yönetimin Fransız Peugeot markası ile yaptığı araba kampanyası benzer bir düşüncenin ürünü mü?

 

5- “İLKSAN yönetim kurulu 7 kişiden oluşur. Bu yedi kişinin üçü üyeler arasından seçilen delegeler tarafından, dördü ise MEB bürükratları tarafından kullanılır. Denetleme kurulu 3  kişiden oluşur, bunun biri delegeler arasından ikisi Bakanlık tarafından seçilen kişiler arasından seçilir. Buradan anlamamız gereken Milli Eğitim Bakanlığı İLKSAN yönetiminde hakimdir.”

 

MEB yöneticilerinin İLKSAN’a hâkimiyeti ayda bir kuruma gidip imza atmak mı? Burada halen bir karar verebilmiş değiller. İLKSAN iyi yönetilmişse ve yönetim başarısı varsa Bakanlık bürokratlarından neden rahatsızlar. MEB bürokratlarından dolayı İLKSAN kötü yönetiliyorsa neden İLKSAN’ı bu kadar övüyorlar?

 

6- “Bütün bu ihtimaller karşılığında, üyeler kapatılsın derse Türk Eğitim-Sen’de İLKSAN kapatılsın der.”

 

Öyleyse soruyoruz: İLKSAN Genel Kurulu’nda “İLKSAN’ın geleceği üyelere sorulsun” önergesi verildiğinde Türk Eğitim Senli delegeler neden karşı oy kullandılar?

 

7- “Başkalarının paraları üzerinden karar verme yetkisi sendikalara ait olmamalıdır.” Peki İLKSAN Genel Kurulu’nda “zorunlu üyelik kaldırılsın” önergesini hangi sendikanın delegeleri reddetti?

 

8-  “Pendik arsalarına birkaç milyar TL fiyat biçilmektedir. Didim’de bulunan arazisi 400–500 milyon TL değere sahiptir.”

 

Sahi bu kadar değerli olduğu iddia edilen arsalar 1996 yılından önce mi yoksa sonra mı alındı. Türk Eğitim Sen’in bunu açıklaması gerekmektedir.

 

Bu açıklamada o kadar çok çelişkiler var ki, bu çelişkilerin tümüne ayıracak vaktimiz yok. Biraz da denetleme kurulu raporundan ve yaptıkları açıklamalardan bazı tespitlerde bulunalım:

 

Nisan 2006 yılında İLKSAN’ın TANGRAM danışmanlık şirketine hazırlattığı raporda ‘600 milyon TL’ye ihtiyaç’ olduğu belirtilmişti. İLKSAN Yönetim Kurulu Başkanı Mayıs 2009 İLKSAN Bülteni’nde, ‘İLKSAN feshedilirse, 1 milyar TL’ye ihtiyaç var’ diyor. Yılda 90 milyon TL üye aidat girdisine rağmen 3 yılda 400 milyon TL açık vermiştir. Kaldı ki bu para bankaya vadesiz bile yatırılmış olsaydı açık artmazdı. Bir bataklık haline gelen İLKSAN’ın 10 yıl sonrasını varın siz düşünün.

 

İLKSAN’ı büyük bir başarı örneği olarak sunan TES Başkanı İsmail Koncuk, 2009’da, “İLKSAN’ın mal varlığı ve mevcut parasının üzerine, 600-700 milyon TL daha gerekmektedir” diyor.

 

2011’de “Kapattığınız zaman üyelere mevzuat gereği vermeniz gereken parayı ödemek için 1 milyar TL daha üzerine koymanız lazım” diyor.

 

Buna göre de iki yılda 300 milyon açık çıkıyor.

 

Şimdiki açıklamalarında Pendik arsaları “birkaç milyar TL ve Didim arazisine 400-500 milyon” değere sahipse, bu, tüm mal varlıklarıyla İLKSAN’ın iki milyar TL’den fazla bir değere sahip olduğu anlamına gelir. İLKSAN feshedilirse üyeler mağdur edilmeden aidatlarının emeklilik hakları üzerinden iadesi mümkün olacaktır. Ancak İLKSAN verilerine baktığımızda ortada bir tuhaflık var; ya İLKSAN gerçeği yansıtmıyor ya Türk Eğitim Sen gerçeği çarpıtıyor ya da başka şeyler var.

 

İLKSAN’ın başarı(!) dolu 16 yılını kaleme alanlara Denetleme Kurulu raporlarını, İLKSAN Bültenlerini, TANGRAM raporunu, İLKSAN yöneticilerinin açıklamalarını ve genel başkanına bir daha bakmalarını öneriyoruz.

 

Gerçekleri çarpıtan açıklamalarla toplumun en aydın insanları olan eğitim çalışanlarını yanıltamazlar.

 

Yeni seçilecek Eğitim-Bir-Senli delegeler öncelikle İLKSAN’daki yolsuzlukların, usulsüzlüklerin gün yüzüne çıkarılması için mücadele edecek, yolsuzluğa, hırsızlığa bulaşmış olanlar için Anastatünün 32. maddesini işletecek, zorunlu üyelik kaldırılması için İLKSAN Genel Kurulu’nda karar alınmasını sağlayacak; üyelerin hak kaybına uğratılmadan zorunlu üyelikten ayrılmalarının yolu açacak, bununla birlikte hiçbir üyenin mağduriyetine neden olmadan İLKSAN’ı adım adım feshe götürecek yasal düzenleme yapılması için çalışacaktır.

 

 

 

Keyword : Yalanlar İLKSAN Gerçeğini Örtemez! haberi , Yalanlar İLKSAN Gerçeğini Örtemez! oku , Yalanlar İLKSAN Gerçeğini Örtemez! konusu , Yalanlar İLKSAN Gerçeğini Örtemez! hakkında , Yalanlar İLKSAN Gerçeğini Örtemez! manşeti , Yalanlar İLKSAN Gerçeğini Örtemez! perde arkası , Yalanlar İLKSAN Gerçeğini Örtemez! olayı , Yalanlar İLKSAN Gerçeğini Örtemez! son dakika , Yalanlar İLKSAN Gerçeğini Örtemez!

Henüz Yorum Yok.
İlk Yorum Yapan Siz Olmak İstermisiniz.


(Güvenlik İçin Max:750 Karakter)
Kalan Karakter Sayısı





Öğretmenin Haber Kaynağı İletişim:ogretmendenhaber@hotmail.com