04.02.2012 - 08:28
Okunma (1133)
Yorum (0)
Paylaş

DİNÇER: İhtiyacın Üstünde Öğretmen Yetiştiriyoruz

DİNÇER: İhtiyacın Üstünde Öğretmen Yetiştiriyoruz

 Hafta başından bu yana eğitim sistemi ile ilgili çarpıcı açıklamalar yapan; Milli Eğitim Bakanı Ömer DİNÇER çarpıcı açıklamalarına devam etti.

126 bin civarında öğretmene ihtiyacımız olacak. Ama bugün piyasada öğretmen olma fırsatı arayan gencimizin sayısı 262 bin. Yani bir şekilde 264 bin üniversiteyi bitirmiş ve öğretmen olabilecek durumda olan gencimiz bulunuyor. Yani bir şekliyle baktığımızda neredeyse bizim ihtiyaç duyduğumuz kadro miktarı onların yarısı kadar.

 

Başka bir husus daha var, o da her yıl eğitim fakültelerinden 40 binden fazla gencimizin öğretmen olmak üzere mezun olmalarıdır. Eğer siz bunlara fen fakültelerini, edebiyat fakültelerini ve diğer fakülteleri pedagojik eğitim alarak, pedagojik formasyon kazanarak öğretmen alabilecekleri ihtimalini hesap ederseniz bu sayı 70 bin civarına çıkıyor. Bu açıdan bakıldığında bizim kesinlikle bundan sonraki yıllar için, önümüzdeki 1 yıl, 5 yıl, 10 yıl için hangi alanda ne kadar öğretmene ihtiyaç duyduğumuzun planlamasını yapmak zorundayız. Doğrusu biz bununla ilgili hazırlıklarımızı yapıyoruz, nitekim bakanlığımızın bünyesinde bununla alakalı çalışacak bir yönetim birimi de oluşturduk öğretmen kaynaklarının planlanmasıyla alakalı. Bu soruna biz daha sistematik ve köklü bir çözüm bulacağız.

 

Sunucu Batuhan Yaşar : Yani ondan sonra da her sene ne kadar öğretmen alınacağı herhalde açık olarak hepimizin bilgisi dahilinde olacak. Ama bu atanamayan öğretmenler her gün birçok mail geldiği için, hani bunun kısa sürede, çok kısa sürede Türkiye’nin gündeminden veya eğitim camiasının gündeminden çıkacağını söyleyemeyiz. Çünkü birçok eğitim fakültesi var, ben ne kadar yılda öğrenci mezun oluyor onu bilmiyorum ama şu an. Bu mezun olan öğretmenler sürekli atanmak için taleplerini herhalde Milli Eğitim Bakanlığı’na yapmaya devam edecekler gibi görünüyor.

 

Bakan Ömer Dinçer : Ama belki başka bir şeyi sorgulamamız gerekir. Böyle bir sorunun gündemde olması çok doğru mu diye sorgulamamız gerekir. Bunu özellikle gençlerimizin perspektifinden bakarak ben söylüyorum. Bazen bu kadar çok analitik düşünmemiz, Türkiye’nin fotoğrafını çok daha ayrıntılı bir şekilde ortaya koymamız, bu öğretmen adaylarımızı üzüyor gördüğüm kadarıyla. Yahut da zaman zaman benim yanlış anlaşıldığım gibi bir durum da ortaya çıkıyor.

 

 

 

“Kesinlikle şunu ifade etmek istiyorum: Hiçbir surette, hiçbir gencimizi incitmek niyetinde değilim, yine hiçbir öğretmenimize haksız bir söz söylemek gibi bir karaktere de asla sahip değilim. Ama biraz açık sözlü olmamın da verdiği bir etkiyle şunu belki altını çizerek söylemek gerekiyor: Gençlerimizin hayalleri üzerinden popülizm yapmak da aynı şekilde mahsurlu sonuçlar doğurabilecek bir yaklaşım tarzı diye bakıyorum mesele.“

 

Karşınızda bir genç kitle var, onlar öğretmen olmayı hayal ediyorlar, onlara iki tür davranmanız mümkün. Bir; hiç merak etmeyin, biz öğretmenleri alacağız, bütün kadrolarımızı en kısa zamanda dolduracağız deyip ve siz sürekli sorunu zamana yayarak var olan bir problemi görmezlikten gelebilirsiniz, bu bir yaklaşım tarzıdır. Yönetim biliminde özellikle davranış bilimleri içerisinde çatışma çözümü veya kriz çözümü dersleriyle alakalı konulara baktığınız zaman iki tür yaklaşımdan bahsedilir. Bir; sorunu görmezden gelirsiniz, açığa çıkıp bir krize dönüşene kadar inkar edersiniz. İki; sorunu hissettiğiniz andan itibaren kabul eder, onun çözümü için tedbir almaya uğraşırsınız. Ben belki üniversite hocası olmam sebebiyle de şimdiye kadar ki yaptığım eğitimin de etkisiyle daha idealist davranıyorum. Karşımda gördüğüm sorunu analiz etmeye, teşhis etmeye, onun üzerinden çözümler için bazen kendim fikir söylemeye, bazen de kamuoyuna bırakmaya çalışıyorum.

 

Öyleyse gençlerimize şunu söylemeliyiz: Fotoğraf bu. Benim imkanım olsa, kaynaklarım olsa ne kadar dışarıda gencimiz varsa hepsini kadroma almaya, onları kucaklamaya ve onlara öğretmen olarak kadro vermeye hazırım. Ama ülkenin gerçeklerine, ihtiyaçlarına, efendim yapmak istediğiniz amaçlarınıza baktığınızda normalde bu fotoğraf bizim herkesin kendi hayalini gerçekleştireceği imkanını vermiyor. Bu açıdan öyleyse sorunu açıklıkla konuşmakta bence yarar var. Ben kendimce Bakan olarak tedbirler almaya gayret ediyor ve çocuklarımıza bunu söylüyorum. Ama daha önemli bir şey hatırlatmak istiyorum, aslında üniversite eğitimi iş bulmak için ve istihdam için yapılan bir eğitim olmaktan çıkmalı. Daha da önemlisi devlette istihdam edilmek amacıyla üniversite eğitimi almaktan vazgeçmeliyiz. Tüm dünyanın gidişatını okuyamamak demektir bu çünkü.

 

Keyword : DİNÇER: İhtiyacın Üstünde Öğretmen Yetiştiriyoruz haberi , DİNÇER: İhtiyacın Üstünde Öğretmen Yetiştiriyoruz oku , DİNÇER: İhtiyacın Üstünde Öğretmen Yetiştiriyoruz konusu , DİNÇER: İhtiyacın Üstünde Öğretmen Yetiştiriyoruz hakkında , DİNÇER: İhtiyacın Üstünde Öğretmen Yetiştiriyoruz manşeti , DİNÇER: İhtiyacın Üstünde Öğretmen Yetiştiriyoruz perde arkası , DİNÇER: İhtiyacın Üstünde Öğretmen Yetiştiriyoruz olayı , DİNÇER: İhtiyacın Üstünde Öğretmen Yetiştiriyoruz son dakika , DİNÇER: İhtiyacın Üstünde Öğretmen Yetiştiriyoruz

Henüz Yorum Yok.
İlk Yorum Yapan Siz Olmak İstermisiniz.


(Güvenlik İçin Max:750 Karakter)
Kalan Karakter Sayısı





Öğretmenin Haber Kaynağı İletişim:ogretmendenhaber@hotmail.com