SadeceÖğretim Yerine Eğitim-Öğretim Geliyor

Sadece ‘Öğretim Yerine Eğitim-Öğretim Geliyor

Statükocu zihniyetin Türkiye’de eğitim sistemini zaafa uğrattığını ve maalesef eğitim değil, sadece öğretim yapıldığını belirten Başbakan Erdoğan, “Biz şimdi bunu eğitim-öğretim haline getiriyoruz” dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılmasını öngören yasa teklifini değerlendirirken anamuhalefet partisi CHP’nin bu konuda sergilediği tutumu eleştirdi. “Dikta rejimleri, otoriter, baskıcı rejimler tarih boyunca eğitimi, okulları kendileri için bir kaynak olarak gördü ve çocuklar ile genç nesiller üzerinde çok tehlikeli deneyler yapmaktan kaçınmadı... Bakın CHP bu ülkede kuran kurslarını, camileri kapattı. Belgeleri var. CHP milletin dinini öğrenmek için en temel eserleri, elifba cüzlerini yasakladı, toplattırdı” diyen Başbakan Erdoğan şöyle devam etti:

Birisi ‘tank-top’ diğeri ‘hesaplaşacağız’ diyor

‘Sayın Kılıçdaroğlu, İstiklal Mahkemeleriyle de gurur duyuyor musunuz?’ diye sordum. Dersim katliamıyla da gurur duyuyor musun? Milli kahraman olarak ilan ettiğiniz, belediyelerinizin parklara ismini verdiği Dersim katliamının mimarlarından Kel Ali ile gurur duyuyor musunuz? Toplattığınız, yaktığınız kitaplardan dolayı, Bu ülkenin alimlerini, kanaat önderlerini süründürdüğünüz hatta ipe çektiğiniz için, 27 Mayıs’ta alkışladığınız darbeden asılmasına seyirci kaldığınız başbakan ve bakanlardan dolayı da gurur duyuyor musunuz? Başörtüsü yasağından, katsayı uygulamasından dolayı gurur duyuyor musun?.. Bunlar her 10 yılda bir müdahaleye ve her 10 yılda müdahalenin can suyu verdiği CHP’ye alışmışlar. Bugün bir yerlerden telefon gelip, emirle, talimatla adım atan Hükümet yok. Kılıçdaroğlu bakın ne diyor; ‘tanklarıyla, toplarıyla gelsinler.’ Tankla, topla ancak siz gelirsiniz. Millet iradesiyle gelemediniz. Dün biri, ‘sizinle Genel Kurulda hesaplaşacağız’ diyor. Biri tanktan toptan bahsediyor, öbürü hesaplaşmaktan bahsediyor. Hangi dilden anlıyorsanız o dilden...

İmtihanı kazananların önü niye kesiliyor?

Türkiye’de maalesef eğitim zaafa uğratıldı. Türkiye’de bugüne kadar öğretim verildi. Eğitim verilmemiştir. Bundan sonra eğitim-öğretim olacak. Meslek liselerinde şimdi 4 puan olayı geliyor. Neden? İstiyoruz ki buralar cazibe merkezi haline gelsin. Bilişim teknolojisi mi diyorsun? Oralarda bu liselerden çıkan, kendi devamı olan üniversiteye bu avantajla girsin. Ticaret meslek liseleri, İmam hatipler, aynı şekilde. Farklı üniversitelere de girme şansın olacak. Kazanırsan olacak. Bu bir yarış. Bırakın ya bağlamayın, ayaklardaki şu prangaları koparıp atalım. İmtihana giriyor kazanıyorsa niye önünü kesiyorsun? Ama dert başka dert. Hani dedim ya ‘dindar nesil.’ Bundan korkuyor. Ben kapı kapı dolaşıp, 75 milyonun illa dindar olması gibi bir dayatmanın içinde olmayacağım. Biz, kalkıp da bir plandan insan geçirecek halimiz yok. Teklife göre 4+4+4’ün ikinci 4’ünde tercih başlıyor. Nereye giderse. Meslek liselerinden, düz liseden hangisine giderse. Tercih onlarındır... Tasarı 2 hafta sonra Genel Kurula gelmiş olacak... Çocukların zorunlu eğitime başlama yaşında taban 60 ay. Tavan 72 ay. Yani 60 ayla 72 ay arasında eğitim öğretim süreci başlıyor.

İSRAİL HALKINA ÇAĞRIDA BULUNDU

Soykırım mağduru bir millet olarak ‘dur’ demelisiniz

İsrail’in, dünyanın en büyük açık hava hapishanesi Gazze’ye yönelik katliam girişimlerini sürdürdüğünü belirten Erdoğan, “Açlık, ilaçsızlık, gıdasızlıkla yok edemediği Gazzelileri, aralıklarla bombardımana tabi tutarak, yok etmeye, hunharca öldürmeye devam ediyor. Son 5 gündür devam eden saldırılarda, şu ana kadar 23 Gazzeli hayatını kaybetti. Hayatını kaybedenlerin arasında okul yolunda hedef alınan çocuklar da bulunuyor... Afganistan’da bir Amerikan üssünde, Kuran-ı Kerim yakılmasıyla başlayan olaylar, önceki gün 16 Afganlı’nın bir ABD askeri tarafından katledilmesiyle çok daha ciddi bir boyut kazandı. Gerek Afgan, gerek Gazzeli şehitlere Allah’tan rahmet diliyorum. Filistin’de 20. yüzyılın başından itibaren yavaş ama sistematik bir katliam yürütülüyor. Afganistan’da, Suriye’de insan hakları ayaklar altına alınıyor. Dün de özel temsilci olarak, eski BM Genel Sekreteri Kofi Annan buradaydı, kendisiyle uzun uzadıya bu konuları görüştük. Dik durmaya ve doğruları söylemeye devam edeceğiz. Özellikle İsrail halkına, soykırım mağduru bir millet olan İsrailli vatandaşlarına, Filistinlilere yönelik soykırım girişimlerine karşı çıkmaları, devletlerinin uyguladığı teröre, devlet terörüne dur demeleri çağrısında bulunuyorum. Annan’a Suriye’de şiddete derhal son verilmesi, sivillere insani erişim sağlanması gerektiğini ifade ettim” dedi.

SEÇİM KAMPANYALARINA 2 ÖRNEK

Sarkozy’ye faşizm uyarısı Putin’e üç çocuk önerisi

Fransa Devlet Başkanı Nicolas Sarkozy, 1915 olaylarını seçim malzemesi haline getirdiğinde, bunun ırkçı yaklaşım olduğunu, Fransa ve AB için son derece tehlikeli, ayrımcı girişim olduğunu ifade ettiklerini hatırlatan Erdoğan, “Fransa Anayasa Komisyonunu, tarihi bir hatayı düzeltmesinin ardından Sarkozy, daha tehlikeli, daha aleni saldırgan tavır izlemeye başladı. Seçim kazanma uğruna yabancı düşmanlığını, özellikle de İslamafobya’yı körüklemek çok büyük sorumsuzluktur. Avrupalı liderlerin tedbir almalarını bekliyor ve hatırlatıyoruz. Faşizmin bedelini çok ağır ödemiş Avrupa’nın, yeni ve yükselen faşizm dalgası karşısında susması tarihi yanlış olacaktır” dedi. “Benim 3 çocuk söylemimden CHP’liler rahatsız oldu. Hakkında kanun mu var? Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’nın arzusudur, talebidir. İnşallah refah düzeyimiz daha da yükselsin. Daha fazlasını da isteyebiliriz. Eğer siz ekonominin temelinde insanı görmüyorsanız, şu anda geri gitmeye başlayan ülkelerin durumuna düşersiniz” diyen Başbakan şöyle devam etti: “Sayın Medvedev ile konuyu bir görüştük. Döner dönmez hemen Rusya’da en az 3 çocuk meselesini, üstelik teşvik de vermek suretiyle başlattılar. Putin de seçimlerde bunu kullandı. Almanya ciddi teşvikler veriyor. Şu anda 75 milyon nüfusumuz var, 780 bin kilometrelik vatan toprağında. Ama 380 bin kilometrekarelik Almanya’nın 85 milyon nüfusu var.”

Milyarlarca liralık yatırımın yanında hayat ucuz değil

Erdoğan, Esenyurt’ta bir inşaat şantiyesinde kalan işçilerin hayatını kaybetmesine ilişkin de açıklamalarda bulundu. İstanbul’da önceki gün milletçe herkesi hüzne boğan elim bir olayın yaşandığını ifade eden Erdoğan, Esenyurt’ta, bir inşaat şantiyesinde, işçilerin yatakhane olarak kullandığı çadırlardaki yangın sonucu 11 kişiyi kaybettiklerini anımsattı. Hiç kimsenin hayatının ucuz olmadığını ifade eden Erdoğan, “Yoksulun, garibanın, işçinin, emekçinin, alınteriyle geçinen insanın hayatı hiç ama hiç ucuz değildir. Milyarlarca liralık yatırımlar yapanların, milyarlarca liralık karlar elde edenlerin, alınteriyle geçinen işçilerin güvenliğini bu kadar hiçe saymasını, onların hayatlarını bu kadar ucuz, değersiz görmelerini, asla kabul etmeyiz, edemeyiz. Yetim kalan çocukların, dul kalan hanımların, ay sonu üç kuruş harçlık bekleyen yavruların ahını yerde bırakmayız” diye konuştu. Erdoğan, olayın, tüm boyutlarıyla aydınlığa kavuşturulmasının yakın takipçisi olduklarını bildirdi. Erdoğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, vali, emniyet müdürü, müfettişlerin, derhal harekete geçtiğini, olay yerinde ilk incelemelerini yaptığını anımsatarak, bu olayda sorumluluğu bulunanların, en kısa süre zarfında adalete teslim edileceğini kaydetti. Erdoğan, olayların tekrar etmemesi için tedbirleri, teftişleri daha da sıklaştıracaklarını hatırlattı.

TAHLİYELER HAYIRLI OLSUN

Başbakan Tayyip Erdoğan, Oda TV davasında yargılanan gazeteciler Nedim Şener ve Ahmet Şık’ın tahliye edilmeleriyle ilgili soruya, “Hayırlı olsun diyoruz. Tutuksuz yargılanmaya devam edecekler” cevabını verdi.

CIA BAŞKANIYLA GÖRÜŞTÜ

Başbakan Erdoğan dün Başbakanlık resmi konutunda CIA Başkanı David H. Petraeus’u kabul etti. İkili arasında gerçekleşen görüşmede, Suriye ve Irak’taki durumun ele alındığı öğrenildi.